- birbirine uygun
зэфэшъуаш, зэфэшъуашэх
Турецко-адыгский словарь. - Майкоп, Адыгейское книжное издательство.. ТIэшъу Ясин (Mehmet Yasin Celikkıran). 1991.
Турецко-адыгский словарь. - Майкоп, Адыгейское книжное издательство.. ТIэшъу Ясин (Mehmet Yasin Celikkıran). 1991.
uygun katmanlaşma — is., jeol. Bir katman oluşturan tortuların dümdüz ve birbirine paralel olarak yığılması … Çağatay Osmanlı Sözlük
huyu huyuna suyu suyuna (uygun) — iki kişinin her yönden birbirine uygunluğunu anlatmak için kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
TEVAFUK — Birbirine uygunluk. Muvâfık oluş. Rast gelme hali. Nizamlanmış biçimde birbirine uygun olmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TETABUK — Birbirine uygun ve muvafık olmak. Uymak. Birşeye uygun düşmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜTENASIK(A) — Birbirine uygun olan, münâsib ve nizam üzerine dizilmiş olan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜTEVAFIK — Birbirine uygun olan, tevafuk eden … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TENASÜB — Uygunluk, uyma, tutma. Yakınlaşma. * Nisbet, kıyas. * İki adet birbirine nisbet edilerek yapılan hesap usulü. * Edb: Mânaca birbirine uygun kelimeleri bir arada söze güzellik vermek maksadı ile zikretmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
asorti — sf., Fr. assorti Birbirine uygun, birbirini tutar renk ve yapıda olan (giysi) Kendi tüyleri ile hiç asorti olmayan ekose bir yelek giymiş. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
asortik — sf., ği, Fr. assortique 1) Giysilerini birbirine uygun giyen 2) Sosyetik … Çağatay Osmanlı Sözlük
ayarlanmak — nsz Ayar edilmek, birbirine uygun duruma getirilmek Saat ayarlandı. Fiyatlar ayarlandı … Çağatay Osmanlı Sözlük
cemiyet — is., Ar. cemˁiyyet 1) Dernek Gazi nin reisliği altında bir Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti var. E. İ. Benice 2) esk. Düğün Bohçacı hanım, cemiyetin nerede olacağını öğrenip yarın haber getirmeyi vadetmişti. S. M. Alus 3) esk. Bir olayı veya kişiyi… … Çağatay Osmanlı Sözlük